Ekim 03 22:45

AKGÜL ÜSTADIM

AKGÜL ÜSTADIM

Hakikat âşığı, tam mücahitti

Sermayesi emek, terdi Üstadım…

Gündüz mücadele, gece zahitti1

Halis mü’minlerin, merdi Üstadım…

                                                                                    

Takva tevekküldü, Onun silahı

Tebliğ etti, kurtuluşu felahı

Hedefiydi, insanlığın salahı

Ümmetin haliydi, derdi Üstadım…

 

İlm-ü ledün ile, hikmeti buldu

Lütfu İlahidir, irfanla doldu

Onun övündüğü, sade bir kuldu

Çağımızda Eba, Zer’di Üstadım…

 

Allah rızasına, rahattan geçti

O dünyayı değil, ukbayı2 seçti

İstismarcı kesim, hücuma geçti

Tek başına göğüs, gerdi Üstadım…

 

Münafık marazlı, boş tam takırdı

Altın suya batmış, paslı bakırdı

Allah’a sığındı, Kur’an haykırdı

Şeytanları yere, serdi Üstadım…

 

Canı kurban idi, Dosta adaklı

Elde Kur’an kılıç, omuz sadaklı3

Siyonizmi devir-meye odaklı

Mesih müjdesini, verdi Üstadım…

 

Dava çin dünya-sını yıkardı

Ne yorulup kaçar, ne de bıkardı

Daim mazlumlara, sahip çıkardı

Zalimi haini, yerdi4 Üstadım…

 

Onu anlamadı, dinsiz duygusuz

Allah’tan korkardı, gayrı korkusuz

Cihat yollarında, yorgun uykusuz

Kırklar ve kutuplar, ferdi Üstadım…

 

Halka şefkat; küfre, şiddet vururdu

Hak yolunda zahmet, Ona sürurdu5

Vuslat hasretiyle, yanıp dururdu

İnşallah murada, erdi Üstadım…

 

1- Zahit: İbadet, istikamet ve kanaat ehli.

2- Ukba: Ebedi olan ahiret yurdu.

3- Sadak: Yay ile cihat edenlerin ok çantası.

4- Yermek: İkaz etmek, uyarıvermek.

5- Sürur: Sevinç ve huzur hali.

Yorum Yaz