Siyonizm’in bütün ülkelerdeki ön karakolları gibi yapılandırılan Masonların, dünya üzerinde bu denli güçlü ve etkili olmalarının nedeni, sağlam bir emir-komuta zincirine bağlı olarak hareket etmeleridir. Ve zaten Mustafa Kemal, işte bu nedenle Mason Localarını kapattığını söylemiştir. Bu sistemin en büyük özelliği gizliliğidir. Her masonik loca ve derece yalnızca kendisine verilen emirleri yerine getirir. Kurulan derece sistemi sayesinde, her locanın yalnızca en üst kademesindekiler, masonluğun genel stratejisini bilebilir. Masonluğu en tehlikeli hale getiren yönü, faaliyetlerini büyük bir gizlilik içinde yürütmesidir. Bu yöntem nedeniyle sokaktaki insan, masonik faaliyetlerin içyüzünü fark edemez. Tek bir noktadan yönlendirilen, fakat tesadüf süsü verilen olaylara ancak çok dikkatli bir inceleme ile bakılırsa, var olan bağlantılar hissedilebilir.
"Bize verilen sırları, kalbimizin en derin köşelerinde saklamalıyız. Bir ölü kadar sessiz, bir mezar kadar ketum olmalıyız." (Mimar Sinan Dergisi s. 7, sf. 14)
Masonluğu eğer masonlara sorarsak, alacağımız cevap, "Masonluğun bir hayır ve yardımlaşma kurumu olduğu" şeklindedir. Türkiye'de de masonluk, Türk Yükseltme Cemiyeti adı altında kurulmuştur.
Masonlar; dışarıya karşı yaptıkları bütün açıklamalarda ve röportajlarda örgütün hayırseverliğinden, iyi niyetinden bahsedip dursalar da gerçek farklıdır. Maalesef bu bilgiler doğrultusunda, masonluğun bir hayır kurumu olduğuna inanan insanlar vardır. Fakat, masonların kendi kaynaklarını incelediğimizde durum oldukça farklılaşır. Her şeyden önce masonlar, kendi üyelerine mahsus olarak çıkardıkları yayınlarda, devamlı gizliliğe uymayı ve sırları açıklamamayı şart koşmaktadır. Masonluğa yeni giren birisi ile mason üstadı arasındaki şu diyalog, bu gizliliğin önemini ortaya koymaktadır:
"Büyük Üstad: Önce sizden bir şeref sözü isteyeceğim, aramıza alınsanız da alınmasanız da, burada görüp işittiklerinizi dışarıda hiç kimseye açıklamayacağınıza söz verir misiniz?
Makalenin tamamı için:https://www.millicozum.com/mc/duyurular/masonlugun-yapilanmasi-ve-gizlilik-prensibi