Ahmaka rastlanır mı, Rabbinden gafiline
Dünya için yaşamak, akıllılık hüner mi?
Alai illiyyinden, esfeles safiline
Düşen fasık münafık, hakikate döner mi?
Şeriatı gereksiz, gören mü’min sayılmaz
Şan şöhret şarabını, içen kolay ayılmaz
Allah sevgisi varsa, hak davadan cayılmaz
AB’ye kuyruk olmak, hiç vicdana siner mi?
Siyon Haçlıya uşak, ruhlu zelil adamlar
İslamı yozlaştıran, alçak rezil adamlar
Gavura gavatlığa, hazır sefil adamlar
İnsan Burak’tan inip, piç katıra biner mi?
Unutma sen dünyada, elbet imtihandasın
Sonu kabir kapılı, geçici bir handasın
Sanırsın ki tükenmez, ebedi cihandasın
Şeytan hapı mı yuttun, şehvet marka tiner mi?
Papalık misyonuna, olmuş basit eleman
Din ve devlet bozuldu, yetiş ya Rab, el-eman!
Alim amir sapıttı, hepsi mason müselman
Patronları Rockfeller, yoksa yerli Ciner mi?
Din satıp dünya kazan, istismarcı riyakâr
Niyetin bozuk senin, ameline kim bakar
Tövbe et Allah’a dön, bir ah bin günah yakar
Aklı imanı olan, Mevlasını dener mi?
Bir hayal ikliminde, sanal bir hayattasın
Tepki ve tercihinle, sınavda kayıttasın
Sonludan sonsuzluğa, uzun seyahattasın
Nefsine esir kişi, şerlileri yener mi?
Ömür sermayesini, cahil boşa saçıyor
Kendine gel ey gönül, fırsat elden kaçıyor
İşlediğin her günah, kalpte yara açıyor
Manevi kanserlerin, acısı hiç diner mi?
Alai İlliyyin: En yüce mertebeler
Esfeles safilin: En aşağı dereceler
Burak: Manevi binek
El – eman: Allah’a sığınma nidası
--
Nisan 2014 - Milli Çözüm Dergisi