Siyon gavur vermezse, eğer arkayı
Vallahi düşemezler, peşen Mehmedim!
Değil şu PKK’yı, tüm Amerka’yı
Değişmem bir tek çürük, dişen Mehmedim!
Arslanlara havlarmış, azgın kuduz it
Bak bozuldu kalleşler, üstüne seğirt
İsmini Peygamberden, aldın be yiğit
Kâfir aklı ermiyor, işen Mehmedim!
Bu memleket bizimdir, ta ilel ebet
Bir mangan bin Coni’ye, bedeldir elbet
Koynunda nişanlının, verdiği tülbent
Cennette düğün gelir, düşen Mehmedim!
Hakkâri dağlarında, şarkılar donar
Kışlaya sığmazdın ya, mezara uyar
Tevhid, tekbir şakıyan; kuşların konar
Yirmisinde toprağa, düşen Mehmedim!
Ah nice kahpelikler, gördü şu Mehmet
Sağ kaldıkça gazidir, ölmü şahadet
Kurda kuşa bile hep, oldu merhamet
O düşmanın bağrını, deşen Mehmedim!
Alparslan’dan, Yavuz’dan; Seyit Çavuş’tan
Aslın temiz, sütün pak; ersin doğuştan
Son bir kez vedalaşıp, çıktın koğuştan
Kur’an’ın kültürüyle, pişen Mehmedim!
Muhammed imanlıdır, Kemal askeri
Nice devler dağıttın, kaçtı ters geri
“Önce vatan” diyerek, cephe siperi
Türkiyem türküsüyle, eşen Mehmedim!
Feda olsun varlığım, hâsılam sana
Emanet yurdum, yuvam; ve sılam sana
Dost hayran, düşman kindar; vesselam sana
Şu NATO’ya bir ferman; döşen Mehmedim!
İstiklâl Marşımıza, hırlayan huysuz
Ezan, Kur’an ve Hak’tan; niye huzursuz?
Generalden erine, gururumuzsuz
Tarihte rastlanmıyor, eşen Mehmedim!
Sana kem söz eden, dillere lanet
Yoluna serpilmeyen, güllere lanet
Türbanına ilişen, ellere lanet
Bayrak, başörtü verdin; eşen Mehmedim!