Bâtıla katılmak, kalbi sakatlık
Allah’a sözünde, duramadın ki…
Bu ne şımarıklık, bu ne rahatlık
Sen Adil bir Düzen, kuramadın ki…
Makam için manan, attın be adam
Dünya için davan, sattın be adam
Hak ile Bâtılı, kattın be adam
Ömrün Dost yolunda, yoramadın ki…
Şöhret etiketle, düştün gurura
Kapıldın Siyona, Haçlı gâvura
Korkarım hıyanet, ruhun kavura
Dinine devlete, yaramadın ki…
“Faiz dünya gerçeği!..”, iftirasıdır
Din iman istismar, ihtisasındır
Daim başta kalmak, ihtirasındır
Rabbin rızasını, aramadın ki…
Gerçek mü’min AB, HAÇ’a tapamaz
İman vicdan ehli, Hak’tan sapamaz
Münafık tahribin, kâfir yapamaz
Sen nefsin burnunu, kıramadın ki…
Dindarlık rolüyle, işbirlikçilik
Hacc edebiyatıyla, Haç’a bekçilik
Nedir bu şaşkınlık, bu ikircilik
Şuura huzura, varamadın ki…
Mal makam parayla, pula üşüştün
Takvaydın bak fasık, kula dönüştün
“OY yoksa biterim!”, derdine düştün
Ama Rabbim ne der?, soramadın ki…
Şeytanlara karşı, şeriat silah
Şerre şirke dalan, bulur mu felah
Sen edindin nefsü, hevanı ilah
Kendini Hak yola, vuramadın ki…
Suçlu nefsin; elden, etme şikâyet
Kur’an’a tam iman, etmişsen şayet
Mealin okuyup, ayet be ayet
Hak nizamlı hayal, kuramadın ki…
Hakka değil uydun, kalabalığa
Aldandın bal biftek, alabalığa
Ümmeti değiştin, Avrupalığa
İslam Birliğiyle, saramadın ki…
Gerçeği söylerim, düşman tanırsın
Kur’ani haberi, hayal sanırsın
İftiralar atar, haram banırsın
Uyarımı hayra, yoramadın ki…
Orhanım öldükte, verilir sala
İmanla göçersen, müjde ne âlâ
En kutlu hedefin, olmadı hâlâ
Deccal saflarını, yaramadın ki…