Soysuzdan nursuzdan, medet ummazdın
Söğüt ağacında, nar bulunmazdı…
Zulme hıyanete, hiç göz yummazdın
Huysuz vefasızda, ar bulunmazdı…
Hak Nizam Selamet, çağrını duyduk
Aziz Hocam Kutlu, yoluna uyduk
Hayra koşuşturduk, helalle doyduk
Haramda Bâtılda, kâr bulunmazdı…
Şükür gözlerimiz, gördü cemalin
Diller anlatamaz, vasfı kemalin
İnşallah meyvesin, verir amalin
Muhabbet gülünde, har1 bulunmazdı…
Hasretin yarası, sürekli kanar
Âşık gönül her an, sevdiğin anar
Şefkatli düşküne, acıyıp yanar
Vicdansızda ahu, zar bulunmazdı…
Müslüman geçinip, küfre yarayan
Düşman tarağıyla, saçın tarayan
Gâvurdan dost, domuzdan post arayan
Türk’e merhametli, çar2 bulunmazdı…
Filiz vermez; kanma, çürük çiğide
Doğruya varılmaz, eğri çizgide
Hak için dağlara, düşen yiğide
Varıp sığınacak, ğar3 bulunmazdı…
Mazluma mağdura, elin kaldırma
Haksız yere sağa, sola saldırma
Hâlık razı ise, halka aldırma
Derdin; dosttan özge, yâr bulunmazdı…
Yolundan ayrılsan, nur-u Kur’an’ın
Kuşkuyla huzursuz, geçer her anın
Nifak karanlığı, sarsa dört yanın
Önün aydınlatan, far bulunmazdı…
Mert mü’min kimseye, bir tuzak kurmaz
Hiç iftira atmaz, arkadan vurmaz
Basit fasit insan, sözünde durmaz
Alçak tepelerde, kar bulunmazdı…
1- Har: Diken.
2- Çar: Eski Rus kralları.
3- Ğar: Mağara.